BİR BİLİŞİM HABERİNİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ

Please follow and like us:

Yazının sonunda tamamını yayınladığımız habere cevap:

Dünya yazılım devi Microsoft’un yöneticisi Ballmer, Başbakan Erdoğan’la görüştü. Microsoft CEO’su Steve Ballmer, dünyadaki 60 inovasyon merkezinden birini Ankara’da açmak için Türkiye’ye geldi ve Başbakan Erdoğan’la görüştü. Ballmer, “Türkiye, gelecek 5-10 yıl içinde en büyük ortaklarımızdan biri olacak” dedi

İş birliği önemlidir ve dengeli bir şekilde geliştirilmesi makuldür; fakat teknoloji konusunda teslim olmamak gerekiyor. Bağımsız yerli yazılımlar öncelikli olarak desteklenmeli. Pardus işletim sistemi kamu ve özel kurumlarda yaygınlaştırılmalı. Tübitak açık kaynak kodlu işletim sistemi için yaptığı çalışmayı yerli veri tabanı yazılımı içinde başlatmalı. Yazılım sektöründe yabancı bir yazılım 100 bin Tl’lik proje gerçekleştirse bunun en az 60 bin Tl’si yurt dışına çıkmış olur ve bu çok büyük bir kayıp.

Microsoft’un sancısı açık kaynak kodlu yazılımların gelişmesiyle lisans fiyatlarının sıfıra doğru yaklaşması. Bu süreç daha da hızlanacak, mesela bir örnek; işi bilen hiç kimse openofis varken ücretli ms-ofis programını almaz. Yeni süreçte uygulama ve çözümler ücretlendirilecek. Kısaca şöyle tarif edebiliriz; kumaş fiyatı düşecek terzilik işçiliği artacak.

Bence Başbaka’nın Microsoft temsilcisini kabul etmesi doğru bir şey değil. Bu konu ile ilgili bakanı, danışmanı yok mu? Şimdiye kadar kaç yerli yazılım şirket yöneticisiyle görüşmüş, onu geçtik kaç yazılım şirketi patronu ile böyle bir görüşme gerçekleştirmiş.

Taraf Gazetesinde yayınlanan Haberin Tamamı:

Microsoft Üst Yöneticisi (CEO) Steve Ballmer, gelecek 5-10 yıllık süreçte, Türkiye’nin, Microsoft için en hızlı büyüyen avuç içi kadar sayılabilecek ülkelerden biri olacağını bildirerek, ‘’bu süreçte Türkiye, Microsoft’un en büyük 10 iş ortağından biri olacak’’ dedi. Ballmer, çeşitli temaslarda bulunmak üzere geldiği Ankara’da, Başbakanlık Yatırım Destek ve Teşvik Ajansı Başkanı Alpaslan Korkmaz ile Sheraton Otelinde bir basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda yaptığı konuşmada, Ballmer, Microsoft’un küresel düzeyde 60 tane inovasyon merkezi olduğuna işaret ederken, Microsoft’un Ankara Bilkent Teknokent’te de bir inovasyon merkezi açtıklarını söyledi.
İnovasyon merkezinin e-yönetim, sağlık, eğitim konularında yoğunlaşacağını, yazılım ve oyun konusuna da odaklanacağını anlatan Ballmer, üniversite, kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları ve yazılımda yetkinliği olan Microsoft iş ortaklarını bir araya getiren bu merkezde yenilikçi yazılım projeleri ve çözümlerin geliştirileceğini kaydetti. Bu merkezin çeşitli yazılım firmalarının projelerini beslemek için de kurulduğuna dikkati çeken Ballmer, burada yenilikçi fikirlerin değerlendirilerek destekleneceğini, spesifik ülkeye özgü yazılımların geliştirilerek teknolojiye katkı sağlanacağını ifade etti.

Türk gençleri dünyada 9. oldu
Söz konusu merkeze ilk etapta yarım milyon dolarlık yatırım öngördüklerini belirten Ballmer, buradaki istihdamın gelecek talebe bağlı olarak artacağını, Microsoft’un da buraya uzman desteği sağlayacağını söyledi. Microsoft’un Türkiye’de bir yıl önce uygulamaya soktuğu Dreamspark projesi hakkında da bilgi veren Ballmer, programı üniversite öğrencilerinin yanı sıra lise öğrencileri ve yazılım konusuna ilgi duyan, 12-13 yaşındaki gençlere de yaymayı planladıklarını ifade etti. Buradan öğrencilerinin tasarım kitleri ve yazılım araçlarını ücretsiz temin edebileceğine dikkati çeken Ballmer, Microsoft’un dünya genelinde düzenlediği ve lise öğrencilerinin katıldığı yarışmada Türkiye’nin 9’uncu olarak, iyi bir performans sergilediğini bunun da Türk öğrencilerinin yazılım konusuna büyük ilgisi olduğunu gösterdiğini anlattı. Proje kapsamında gençlerin yazılım konusundaki yeteneklerini hayata geçirebileceğini belirten Ballmer, “Burada gençlere yazılım araçlarını sunuyoruz, yazılım oluşturmak için destek olmak istiyoruz. Bunlar da yerel yazılım şirketlerini destekleyecek, Türkiye’ye çok büyük bir yarar sağlayacak’’ dedi.
Türkiye’ye 4. gelişi olduğunu belirten Ballmer, bir yabancı olarak ekonomik büyüme hızıyla yazılım, bilgi teknolojileri konusunda büyük gelişim sağlandığını gördüğünü söyledi. Türkiye’nin gelir açısından da büyük bir gelişme kaydettiğini belirten Ballmer, bilgisayarların ucuzlamasıyla bilgi teknolojisine erişimin yaygınlaştığını anlattı. Küresel krizin sadece Türkiye’ye özgü olmadığını ifade eden Ballmer, “Gelecek 5-10 yıllık süreçte, Türkiye, Microsoft için en hızlı büyüyen avuç içi kadar sayılabilecek ülkelerden biri olacak. Bu süreçte Türkiye, Microsoft’un en büyük 10 iş ortaklarından biri olacak’’ diye konuştu.
Genç nüfus nedeniyle bilgi teknolojisi açısından Türkiye’nin mükemmel potansiyeli olduğunu belirten Ballmer, stratejik konumu açısından ülkenin önemli olduğunu, Microsoft’un İstanbul’da bulunan Türkiye merkezinin Ortadoğu ve Afrika’da 80 ülkeyi yönettiğini ve THY ile de çalışarak bir çok ülkeye çok rahat ulaştıklarını kaydetti.

Bütün araçlar dijital olacak
Reklamcılıkla bilgi teknolojisine dönük bir soru üzerine bundan 10 yıl sonra bütün araçların dijital olacağını, dergi ve gazetenin olmayacağını, medyanın internet üzerinden hizmet vereceğini savunan Ballmer, reklamcılığın da bu sürede dijital olacağını, çünkü yazılım reklamcılık dünyasından ayırmanın zor olduğunu kaydetti.

Kriz bizi de etkiledi
Küresel krize ilişkin soruya karşılık da krizin kendilerini de etkilediğini belirten Ballmer, bilgisayar satışlarında geçen yıla kıyasla düşüş olduğunu, bilgi teknolojilerine kriz ortamında daha az para harcandığını söyledi. Ballmer, “Bir yandan 5 bin işçi çıkarırken, bir taraftan da 2-3 bin kişiyi araştırma için alıyoruz” dedi. Ballmer, Başbakan Tayyip Erdoğan ile de bir araya geleceğini sözlerine ekledi.

Türkiye kendi modelini oluşturmalı
Gazetecilerle katılımcıların sorularını yanıtlayan Steve Ballmer, krize rağmen yatırımı sürdürdüklerini, bilgi teknolojisine gelişimini sosyal sorumluluk olarak ele aldıklarını, yerel yazılım ve eğitime yatırım yaptıklarını söyledi. Türkiye’nin bilgi teknolojisi konusunda hangi modeli ve ülkeyi örnek alması gerektiğine ilişkin soru üzerine de Ballmer, İrlanda modelinin Türkiye’ye uygun olmadığını, Türkiye ile İrlanda nüfusunun karşılaştırılamayacağını söyledi. Türkiye’nin yazılım ve donanımı bütün halinde ele alan Tayvan’ın örneklerini inceleyebileceğine işaret eden Ballmer, ancak en doğrusunun Türkiye’nin kendi modelini oluşturması olduğunu vurguladı. Bilgi teknolojisiyle demokratikleşme arasında bir bağ olup olmadığına dönük soru üzerine de Ballmer, bilgi teknolojisinin uygarlaşmayı daha şeffaf hale getirdiğini, teknoloji ve demokrasinin karşılıklı birbirini etkilediğini söyledi.

Etiket(ler): .Yer işareti koy Kalıcı Bağlantı.

Bir cevap yazın